28 Nisan 2009 Salı

ÇEKİLMEZ BİR ADAM

Çekilmez bir adam oldum yine
Uykusuz, aksi, lanet
Bir bakıyorsun ki ana avrat söver gibi
Azgın bir hayvan döver gibi
O gün çalışıyorum
Sonra birde bakıyorsun ki
Ağzımda sönük bir cigara gibi tembel bir türkü
Sabahtan akşama kadar sırt üstü yatıyorum ertesi gün
Ve beni çileden çıkarıyor büsbütün
Kendime karşı duyduğum nefret ve merhamet
Çekilmez bir adam oldum yine
Uykusuz, aksi, lanet
Yine her seferki gibi haksızım
Sebep yok olması da imkansız
Bu yaptığım iş ayıp rezalet
Fakat elimde değil
Seni kıskanıyorum.

NAZIM HİKMET

20 Nisan 2009 Pazartesi

SENİ SEVİYORDUM


İclal Aydın - Seni Seviyordum
Yükleyen Moonways

Sana uzak kentlerden birinde zamanın bir yerinde seni ve senli günleri anımsattı akşam güneşi...

Onca zamanın üstünde eskimeyen bir düşüncesin şimdi

İnsan hergün anımsar mı aynı gözleri

SENİ SEVİYORDUM ve senin haberin yoktu

Saçlarını izliyordum uzaktan, kulağının arkasına düşüşü ve burnun, herkesten başkaydı işte...

Güldüğü zaman yukarıya bakardı;

Yukarı kalkan başın ve gülen gözlerin vardı...

Ne güzeldiler sen bilmiyordun...

BEN SENİ SEVİYORDUM...

Kalbime sığmıyordu aklımdan geçenler

Duvarlara, vitrin camlarına, kaldırımlara çarpıyordu

Geri dönüyordu, çoğalarak

Senin sesini duyduğum masalarda erteliyordum herşeyi, herseyi erteleyişim oluyordun

Kalp ağrısı oluyordun,

Birlikte soluduğumuz sokak isimleri oluyordun,

Mevsimler değişiyor ve büyüyorduk,

Dönemeçler geçiyor, köprüler göze alıyorduk ve bazen tekin olmayan suların üzerinden atlıyorduk

Cesurduk...

Ufuk çizgisi maviydi, gün batımı hep turuncu ve kırmızıydı bütün karanfiller...

Ben SENİ SEVİYORDUM sen bilmiyordun...

Sevinçlerim oluyordun arasıra sen hiç bilmiyordun

Sonra herhangi biri oldun, bütün sevinçlerim bittikten sonra

Yağmurlar yağdı, serin haziran akşamları

Derken bir gün uzaktan gördüm seni...

Saçların bana inat başın herseye meydan okuyarak işte yine aynı

Kalbimi acıttı her zamanki gibi...

Değiştik sanıyordum ve sen yine bilmiyordun

Şimdi bunları anlatsa sana birileri kim bilir yada boşver bilme en iyisi...


İCLAL AYDIN

18 Nisan 2009 Cumartesi

KENDİME ÖĞÜT
Uslanma hiç hep deli kal
Büyüme sakın çocuk kal
Es deli deli böyle kal
Son harmanında sevdanın
Tüken toz toz savrula kal
Suçüstü bulmalı ölüm
Ölürken de sevdalı kal ...

AZİZ NESİN
GÜNAYDIN
Bunca karmaşanın içinde ne güzel

Resminede olsa günaydın demek

Sen duymasan bile seninle konuşmak ne güzel

Anlatmak tüm olup biteni

Dinleyip te fikrini söyleyemesen bile ne güzel

Ne güzel bir bilsen yanımdaymışsın gibi hissetmek

Aynı şeylere güldüğümüzü düşünmek

Birlikte içtiğimiz çay ne güzel

Bir senin bir de kendim için içtiğim

Aynı gökyüzünde aynı yıldızlara baktığımızı

Aynı güneşle güne uyandığımızı bilmek

Çok uzaktada olsan aynı ülkede olduğumuzu düşünmek

Öyle güzel ki yıldızlarla sana iyi geceler demek

Sen olmasan bile işte bu kadar güzel seni hissetmek.. ESSİN

17 Nisan 2009 Cuma

YAĞMUR


Korkmuyorum artık senden gece
Korkmuyorum hiç karanlık
Üzerime gel istersen
Sar beni ben kaçıp gitmem
Korkmuyorum artık senden yalnızlık
Korkmuyorum hiç korkmuyorum
Yüreğime vur vur istersen
Kalmadı hiç kaçıp gitmem

Sokaklarda yanımda dolaşan yağmur
Geceleri başucumda duran yağmur
Avucumda ellerin yerine yağmur
Vur yüzüme
Saçlarımda nefesin yerine yağmur
Dudağımda dudağın yerine yağmur
gökyüzünden çaresizliğimi yağmur
Vur yüzüme
Yağmur..yağmur.......

2 Nisan 2009 Perşembe


SENSİZLİĞE

Yine acı düştü içime,

Manasız kocaman bir boşluk..

Dipsiz karanlık düştükçe düşüyorum,

Düşündükçe üşüyorum içim buz kesiyor;

Ellerin olsa yanımda ısıtırmıydı kalbimi?

Oysa hiç hissetmedim ellerini tenimde

Dokunmadım bir kez olsun yüzüne.

Öncesiz sonrasız sonsuz bir bekleyiş

Nedensiz niçinsiz özlemek,

Kimbilir??

Belkide aşk bu demek.....

ESSİN.